Ekim Devrimi ile bugünün yaşanan ya da yarının kuşkusuz yaşanacak devrimleri arasında da düz bir yol olmadığının ayırdındayız. Tarihsel zincirin hangi halkasına darbeyi indireceğimizi bilmenin önkoşulu, Kapital’den Ekim’e, Ekim’den bugün ve yarına uzanan zincirin hangi halkasını kavrayacağımızı bilmektir.
Yeryüzünün sömürülen ve ezilenleri Ekim Devrimi’nde bu dünyayı kendi amaçları doğrultusunda dönüştürebileceklerine ilişkin somut bir kanıt buldular. Bunun ne kadar büyük bir adım olduğunu görmek ve unutmamaktır günümüzün meselesi. Büyük Ekim Devrimi’yle açılan tarih sayfasını kapatmamak ve yeni sayfalarla ilerletmek, geçmişi ve geleceği kapsayan tarih bilinciyle donanmış mücadelemize bağlı. Geçen yüzyıla biz damga vurduk, başında bulunduğumuz yüzyıla da biz damga vuracağız.
Bu amaçla, Kasım 2017’de gerçekleştirdiğimiz üç günlük toplantıda Kapital’den Ekim Devrimi’ne, Ekim Devrimi’nden günü- müz devrimlerine kesintisizce uzanan teorinin, tarihin ve politikanın oluşturduğu birikim, alanın yetkin isimlerinin zorunlu olarak ancak bir kısmının katılımı ve anlatımları ile sergilendi. Elinizdeki kitap, Kapital’den Ekim Devrimi’ne Ekim Devrimi’n- den Devrimlere Sempozyumu’nda ortaya konulan görüş ve tartışmalardan oluşmaktadır.
Yeni devrimler yolunda bir katkı olması dileğiyle...