Yaşam ve özgürlük için BARIŞ İSTİYORUZ!
SAVAŞA, ÖLÜMLERE, TUTUKLAMALARA İSYAN EDİYORUZ!
Biz kadınlar; yıllardır süren savaşa İSYAN EDİYORUZ. Günlerin yeni ölüm haberleri getirmesinden, ölülerimizi saymaktan, kaçıncı onbini geçtiğini hesaplamaktan YORULDUK. Savaş yorgunuyuz, cümlemiz yaralıyız.
Kimilerimizin asker tabutlarına sarılıp gözyaşı dökmesine İSYAN EDİYORUZ. Ölenlerin arkasında elektriği kesik yoksul gecekonduları, borçları, çaresiz ve acılı yakınları kalıyor. Sağ kalanların ya bedeni ya ruhu sakatlanıyor; şiddet sarmalında hayatı kendilerine, çevrelerine, en çok da kadınlara zehir ediyorlar.
Kimilerimizin vurulup yakılan, şarapnelle parçalanan gerilla cenazelerinin ardından yürümesinde, ağıt yakmasında, "EDİ BESE, AŞİTİ" çığlıklarına karışıyor “ARTIK YETER, BARIŞ!” çığlıklarımız.
Bir annenin iki evladının iki ayrı tarafta silah kullanmasına; "taraf" olmaya, "karşı taraf" olmaya İSYAN EDİYORUZ. Anadilde eğitim yasağına, linç girişimlerine, Kürt vekillerin hapiste tutulmasına, Kürt kadınların, sendikacıların, akademisyenlerin, siyasetçilerin, avukatların, gazetecilerin tutuklanmasına, operasyon haberlerine, gözaltılara, hukukun katledilmesine İSYAN EDİYORUZ.
Gazete sayfalarında, televizyon haberlerinde çarşaf çarşaf ölüm haberlerine İSYAN EDİYORUZ. Bakanların, Başbakanların gözyaşlarını dindirmeye söz verip; yeni
operasyon planları yapmalarından, yeni ölümlere davetiye çıkarmalarından
USANDIK ARTIK. Barış için umutlanırken başa dönüp yeniden yeniden savaşla
yaşamaktan YORULDUK. Asker ve gerilla anneleri, eşleri, sevgilileri,
kardeşleri olmaya ARTIK YETER diyoruz. Sadece anneliğimizin görülmesine,
kadınlığımızın yok sayılmasına, aşağılanmasına İSYAN EDİYORUZ.
Cenazelerimiz ve gözyaşlarımız arasında ayrım yapılmasına İSYAN EDİYORUZ. "Ölü ele geçirmelerden", "törensel cenaze geçişlerinden" YORULDUK. Toprağın altından kemik fışkırmalarına, toplu mezarlara, kayıplara, kışlada asker intiharlarına-öldürmelere İSYAN EDİYORUZ. Sivil ölümlerine de, asker ve gerilla ölümlerine de İTİRAZ EDİYORUZ! Her ölümle; hepimizin biraz daha öldüğünü, ruhlarımızın ve sofralarımızın biraz daha yoksullaştığını görmeye, ölümlere sessiz kalmaya İSYAN EDİYORUZ.
Tek bir kişinin bile öldürülmesinden, 1915'te, Dersim'de, Maraş'ta, Sivas'ta, Çorum'da, 1 Mayıs 1977 Taksim'de, Gazi'deki katliamlardan YORULDUK. Binlerce, onbinlerce, yüzbinlerce kişinin katledilmesinin "soykırım" olup olmadığının tartışılmasına, bu tartışmanın ifade özgürlüğü sayılmasına İSYAN EDİYORUZ.
Çocuk ölümlerine İSYAN EDİYORUZ! 13 yaşındaki Uğur'un, 12 yaşındaki Ceylan'ın, 3 yaşındaki Enes'in gözleri bırakmıyor peşimizi. Uludere'de göz göre göre, bile-isteye katledilen 17'si çocuk, silahsız 34 canın hayali uykularımızı kaçırıyor. ULUDERE katliamı son olsun. Uludere katliamının asker ve sivil tüm sorumlularının YARGILANMASINI istiyoruz!
DİRENCİMİZ, UMUDUMUZ, BİRLİĞİMİZLE BARIŞI KAZANACAĞİZ!
* BARIŞ istiyoruz. Her birimiz ve hep beraber; birbirimizi yok saymadan, aşağılamadan, yok etmeden BİR ARADA YAŞAMAK İSTİYORUZ.
*Biz kadınlar; üniformaya, silaha itaat eden bir toplumda daha da görünmez hale geleceğimizi çok iyi biliyoruz. VİCDANİ RED hakkının tanınmasını istiyoruz.
*Savaş eşitsizlikleri, erkek egemenliğini normalleştiriyor, biz EŞİTLİK ve ÖZGÜRLÜK istiyoruz.
*Savaş şiddeti normalleştiriyor, savaş sürdükçe kadınlar üzerindeki baskı, taciz ve tecavüzler, kadın cinayetleri artıyor. Kadınlara yönelik her türlü ŞİDDETİN, TACİZ VE TECAVÜZLERİN sona ermesini, KADIN KATLİAMININ durdurulmasını istiyoruz.
*Savaş yoksulluğu daha da artırıyor. Emeğimizin yarattığı kaynakların SAĞLIK, EĞİTİM, İŞ, SOSYAL GÜVENLİK ve KADIN EŞİTLİĞİ, KADIN SIĞINAKLARI için harcanmasını istiyoruz.
*Tüm ulus, inanç, cinsiyet ve cinsel yönelim kimliklerine eşitlik ve özgürlük istiyoruz. NEFRET SUÇLARI YASASININ çıkarılmasını istiyoruz.
*Askeri ve siyasi operasyonların, polis baskınlarının, gözaltıların, tutuklamaların, kayıpların, toplu mezarların, ÖLÜMLERİN SONA ERMESİNİ istiyoruz.
*Barış için Kürt sorununda demokratik-eşitlikçi ÇÖZÜM istiyoruz!
*Demokratik-eşitlikçi-barış kurucu bir ANAYASA istiyoruz.
Normal bir günün sabahında tasasız güne uyanmak; doğayla ve farklı kimliklerimizle barışık, kinsiz-ötekisiz yarınlarda kucaklaşmak istiyoruz.
BARIŞ İSTİYOR, BARIŞI ÇAĞIRIYORUZ!
BARIŞ İÇİN ELLERİMİZİ, YÜREKLERİMİZİ BİRLEŞTİRELİM!
HDK Kadın Meclisi