HDK Genel Meclisi ve HDP Parti Meclisi Toplantısı Sonuçları | 23-24.03.2013

HDK Genel Meclisi ve HDP Parti Meclisi toplantısı 23-24 Mart tarihlerinde yapıldı. Toplantıya 87 üye katıldı. Toplantının Sonuç Bildirgesi 25 Mart’ta kamuoyu ile paylaşıldı. Toplantıda yapılan tartışmalar ve ortaya çıkan bazı sonuçlar ise şöyle:

Gündem
a) Siyasal gelişmelerin değerlendirilmesi
Sonuç Bildirgesi’nde kamuoyu ile paylaşıldığı gibi, Kürt sorununda hızla yaşanan gelişmeler, AKP Hükümeti’nin tutumu, açıklamaları ve sergilediği politikalar, PKK Lideri Abdullah Öcalan ile yapılan görüşmeler, Milliyet Gazetesi’nde yayınlanan görüşme tutanakları, Öcalan’ın gönderdiği mektupların muhataplarına ulaştırılması, Kandil’de KCK ile BDP Heyeti, Avrupa’da Kongra-Gel ile yapılan görüşmeler, Newroz’da ortaya çıkan devasa barış ve demokratik çözüm gücü, Kürt Bölgesi’nde ve Türkiye’nin dört bir yanında yapılan etkinlikler ve kutlamaların ezilenlerin şölenine dönüşmesi, PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın en görkemli kutlama olan 21 Mart Newroz günü Amed’de Kürtçe ve Türkçe okunan mektubu ve arkasından devam eden gelişmeler ve süreç HDK GM ve HDP PM toplantısının esas konusunu oluşturdu.

Suriye’deki gelişmeler, Türkiye’nin Suriye politikası ve bu politikanın yeniden yapılandırılması, ABD Dışişleri Bakanı Kerry’nin Türkiye ziyareti, Davutoğlu’nun Diyarbakır konuşması, ÖSO ve Suriye muhalefetindeki hızlı gelişme, çözülme ve değişimler, Rojava’da yaşananlar, İsrail Hükümeti’nin Mavi Marmara katliamından dolayı Türkiye’den özür dilemesi ve tazminat ödemeyi kabul etmesi, Filistin politikasında ortamı “yumuşatmaya” yönelik gelişmeler, Ortadoğu’da ve uluslararası düzeydeki hızlı gelişmeleri gösteriyor. Kürt sorunundaki gelişmelerin tüm bu gelişmelerden soyutlanarak ele alınamayacağı...

8 Mart Dünya Kadınlar Günü etkinlikleri, işçi ve kamu emekçileri alanında yaşananlar, grevler, direnişler, sendikal alanda yaşananlar, mitingler, işçi direnişleri, sendikaların Trakya mitingi, DİSK Kongresi’nde HDK bileşenlerinin ortak tutum geliştirmesi değerlendirmeleri yapıldı... Yaklaşan 1 Mayıs çalışmalarının emek alanında barış ve demokrasi mücadelesi bakımından önemine dikkat çekildi...

Artık sürecin Newroz’dan Önce ve Newroz’dan Sonra olarak anılacağı, Kürt sorunundaki gelişmelerin yeni bir sürece, yeni bir döneme girdiğimizi gösterdiği, hiçbir şeyin dünkü gibi olamayacağı, hem demokrasi güçleri bakımından, hem egemen güçler cephesinin tüm klikleri bakımından yeni ve farklı bir sürecin yaşanmakta olduğu, Kürt sorunuyla başlayan gelişmelerin hayatın tüm alanlarını, tüm politikaları etkileyecek gelişmeler olduğu ve bu sürecin HDK olarak doğru değerlendirilmesi, doğru yönetilip ilerletilmesinin hayati derecede önemli olduğuna özel dikkat çekildi.
Gelişmelerin sadece Türkiye kaynaklı olmadığı, Kürdistan, Ortadoğu ve uluslararası gelişmelerin sürecin ilerlemesinde rol oynadığı, dolayısıyla tüm bu gelişmeleri değerlendiren, ekonomik, sosyal, siyasal ve askeri faktörleri kapsayan politik bir çalışmanın sürdürülmesi, Ortadoğu’da ortaya çıkan konjonktürün ezilen ve sömürülen halkların dayanışması, örgütlenmesi ve başarısı için değerlendirilmesi...

Mektuplar, tutanaklar ve demeçler üzerinden yapılan yorum, değerlendirme ve çıkarsamaların, halk güçlerinin birlikte mücadelesini zaafa uğratacak düzeye vardırılmaması için, Hıristiyan, Müslüman, Yahudi, Alevi, Sünni, Ermeni, Arap, Laz, Çerkes... her ulustan, her dilden, kültürden ve inançtan halklarımızın HDK Programı’nda ortaya konduğu çizgi ve tutum üzerinden, büyük siyasal düşünceyi örgütlemek ve sistemi değiştirmek üzere hareketini ilerletmek...
Kürt sorunu kaynaklı gelişmelerin başta Kürt halkının mücadelesi olmak üzere, HDK bileşenlerinin, tüm emek, barış ve demokrasi güçlerinin bir kazanımı olduğu, bu kazanımın yeni kazanımlarla ilerletilmesi için dönemin ruhuna uygun bir politik faaliyetin sürdürülmesi, hedeflerin buna uygun tespit edilmesi, slogan, çağrı ve örgütlenmenin tüm bu kazanım ve siyasi atmosfer gözetilerek sürdürülmesi gerektiği....

Gelişmeler, açıklamalar ve mesajlardan çıkan bazı anlamlar ve değerlendirmelerden kaygı duyan, sürece bazı yanlarıyla eleştirel yaklaşan, AKP Hükümeti’nin politikaları karşısında siyasi uyanıklığı elden bırakmamak gerektiğini düşünen, Başkanlık sistemi, “İslam Kardeşliği”, “asli unsur”, “Kurtuluş Savaşı’nda birlikte kan döktük” gibi konularda ve tanımlamalarda ‘risk’ gören, Kürt Özgürlük Hareketi ile bu konularda düşünce alışverişinin sürdürülmesi ve tartışılması gerektiğini düşünen bazı HDK bileşenlerinin ve bireylerinin de esas yaklaşımı, Kürt halkının eşitliği, özgürlüğü, anadilinde eğitimin kazanılması, statü ve kimlik sorunlarının halkın istemi doğrultusunda sonuçlanması için mücadelenin sürdürülmesi yönündedir...

Roboski Katliamı raporu, 4. Yargı Paketi, ölüm tehlikesi ile karşı karşıya olan tutsakların bırakılmamasındaki ısrar, vekillerin, belediye başkanlarının, avukatların, Grup Yorum elemanlarının, gazetecilerin tutukluluklarının sürdürülmesi, Newroz kutlamaları hakkında bazı yerlerde başlatılan soruşturmalar, koruculuk siteminin devam etmesi ve yeni korucuların alınmasından söz edilmesi, cezaevlerine 10 kitap sınırlaması, Hasan Cemal gibi gazetecilerin köşelerinden edilmesi ve başkaca bir çok olumsuz gelişmenin sürüyor olması, AKP’nin nasıl bir rota izleyeceği konusundaki değerlendirmeler…

Silahların susmasının mücadeleyi daha da karmaşık hale getirdiği, siyasi mücadelenin temel yöntem haline gelmesinin yaratacağı ortamın ve olanakların emek, barış ve demokrasi güçlerinin politik güç olarak daha da önem kazandığı...
Yaşananların, ödenen bedellerin kazanıma dönüştürülmesinde, HDK bileşenlerinin ortak tutumunun her zamankinden daha da önem kazandığı, karmaşık sürecin ortaya çıkaracağı gelişmelerin yaratacağı, algı ve değerlendirme farklılıklarının tartışılması, değerlendirilmesi, ancak ortak mücadele platformunu daha da güçlendirecek bir sorumluluk almanın da bir o kadar önemli olduğu konusunda ortak bir tutum görüldü.

Dönemin mücadele programının, dönemin uğruna mücadele edilecek taleplerinin basit, anlaşılır ve somut olarak hızla tespit edilmesi, coşku ve heyecanı yükseltecek, müdahaleci, kazanmaya kilitlenmiş bir çalışmanın planlanmasında Yürütme Kurulu’nun hızla hareket etmesi benimsendi.

Sistemin karşında kararlı, kapsayıcı ve alternatif bir mücadele merkezi yaratmanın koşullarının daha da elverişli hale gelmekte olduğu, geniş halk kitlelerini sistemin ve sistem partilerinin etkisinden uzaklaşmayı sağlayacak gerçek demokrasinin, ancak halk inisiyatifinin ve iradesinin güç kazanmasıyla oluşabileceğinin yerellerden başlayarak Meclisler üzerinden anlatılması, çalışmanın tüm araçlar ve yöntemler kullanılarak yaygınlaştırılması...
Halkın kazanma duygusu ve bilincini geliştirmeye kilitlenmiş bir çalışmanın HDK tarafından yürütülmesi, yeni dönemin avantaj ve dezavantajlarının sağlıklı, yerinde ve zamanında değerlendirilmesi...

Gelişmelerin ezilen ve sömürülen tüm işçi ve emekçi kesimleri, her dilden, her kültürden ve inançtan Türkiye halklarını derinden etkileyecek bir seyir izleyeceği ve bunun yeni mevzilenmelere, siyasal kamplaşmalara, ayrışmalara ve birleşmelere götüreceği, HDK’nin bu süreci politika yapmada önemli bir olanak olarak değerlendirmesi gerektiği...
Tarihin HDK güçlerine ‘ana muhalefet’ görevi yüklediği, HDK güçlerinin politik arenada alternatif  ve politik bir çekim merkezi olabileceği bu koşulların aynı zamanda, HDK dışındaki devrimci-demokratik güçlerin, gelişmeleri anlama ve değerlendirmede dikkatlerini buraya yönelteceği, bunun hızlı ve doğru müdahalelerle hızla değerlendirilmesinin oldukça önemli olduğu...

Alevi ve Ermenilere yönelik çalışmaların değerlendirilmesi, içine girdiğimiz koşullarda birlikte mücadelenin büyütülmesi için bir hazırlık yapılması... Tüm halklardan, tüm inançlardan ve kültürlerden halkların birlik ve mücadele platformu olan HDK’nin, barış ve demokratik çözüm sürecinde Alevilerle ilişkileri daha da geliştirmek, mevcut zaafları hızla aşmak üzere bir çalışma planlaması, 24 Nisan Ermeni Büyük Felaketi’nin ve soykırımının yıldönümüne yönelik, geçmişle yüzleşme, hesaplaşma ve halklar arasındaki kardeşlik duygu ve fikrinin geliştirilmesi için çalışmaların planlanması...
30 Mart Kızıldere katliamının yıldönümünde açıklama ve etkinlik hazırlıklarının yapılması...

CHP’deki gibi şoven, statükocu, ulusalcı güçlerin; MHP’deki gibi ırkçı ve faşist güçlerin barış ve demokrasiyi kazanma mücadelesinin karşısında konumlanacağı, Batı’da ırkçı ve faşist cephenin tahkim edilmek isteneceği, AKP Hükümeti’nin, bu parti ve politik çevrelerin direncini de gerekçe göstererek, demokratik güçlerin ezilmesinde yeni yol ve yöntemlere, oyun ve entrikalara baş vuracağı, kendisinin gelecek sunan ve tek alternatif parti olduğunu aktaracağı, Başkanlık sistemini de buradan hareketle tahkim etmek isteyeceği, tüm bu gelişmelerin karşılanması ve alt edilmesinde Kürt Özgürlük Hareketi ile demokrasi güçlerinin ortak mücadelesinin bu dönem daha büyük önem arz ettiği....
CHP tabanına yönelik bir siyasetin zaman geçirmeden belirlenmesi ve bunun kazanmaya yönelik olarak devreye sokulması...
1 Mayıs’a hazırlanırken, güçlü bir emek hareketi ve Kürt sorunundaki gelişmeleri sınıfın talepleriyle birleştirmiş bir mücadelenin güç kazanması olarak şimdiden gündeme alınması, sendikalarla bu yönlü görüşmelerin yapılması ve 1 Mayıs sloganının belirlenmesi…

1 Mayıs için belirlenecek sloganın emek, barış ve özgürlük kapsamlı olması, işçi ve emekçilerin Kürt sorunu ve demokrasi sorunlarını, emek sorunlarıyla birlikte ele almalarını kolaylaştıracak bir çalışmanın yürütülmesinin önemine dikkat çekildi. Bildiri, afiş ve materyallerin barış kampanyasıyla emek sorunlarını birleştiren biçimde hazırlanması...

b) “Barış İçin Eşitlik, Çözüm İçin Müzakere” kampanyasının değerlendirilmesi ve gelişmeler ışığında yeniden planlanması
Newroz’a kadar sürdürülen “Barış İçin Eşitlik, Çözüm İçin Müzakere” çalışması hakkında sunulan raporun, daha öğretici, sonuç çıkarıcı ve özeleştirel ele alınması gerektiğine yapılan vurgular, kampanyanın yeterince başarılı bir çalışma olarak sürdürülmediğini ortaya koydu. Yerel Meclislerin verimli bir kampanya çalışması yürütemedikleri tespit edildi. Ceylanpınar Dayanışma Kampanyası’nın da verimli bir çalışma olarak yürütülmediği ve amaçlanan düzeye ulaşmadığı... Kampanyanın sloganının değiştirilerek, yeni döneme uygun bir slogan ve planlama ile ele alınması benimsendi. Yürütme Kurulu’nun bu alanda bir planlama yapması benimsendi.

Barışı ve demokrasiyi kazanmaya kilitlenmiş, barış ve demokrasi mücadelesinin yerelleşmesinde değerlendirilecek bir çalışmanın yürütülmesi için başta il ve ilçe meclisleri olmak üzere, Yerel Meclislerin etkinlik ve çabalarını arttırmalarının önemine dikkat çekildi. Dönemin, HDK Meclislerinin yeniden inşa edilmesi, daralmanın ve dağınıklığın aşılması, yeni güçlerle birleşmenin olanaklarının yaratılmasına uygun olduğuna vurgu yapıldı.

İmza kampanyası için güncellenmiş kısa bir metnin hızla hazırlanması, il ve ilçe meclislerinin stantlar açarak, ev ev dolaşarak, barış ve demokratikleşme mücadelesini ancak halk güçlerinin mücadelesiyle ilerletilebileceği anlatılacak. Barış şölenleri ve halk toplantılarının düzenlenmesi, yeni Anayasa meselesinin tüm bu çalışmalar içinde ele alınması, barış yemekleri ve kahvaltılarının sürdürülmesi, gelişmelerin değerlendirerek miting, kapalı ve açık alan toplantılarının, barış konferanslarının düzenlenmesi... İl ve ilçe meclislerinin inisiyatif alarak kendi koşullarını gözeterek sürece politik müdaheleyi arttırdıkları bir çalışmanın sürdürülmesi..

c) Mali durum
Genel Sayman tarafından sunulan mali rapor, bu alanda süren aksaklıkların hala giderilemediği, Genel Meclis üyelerinin sorumluluklarını yeterince yerine getirmediği, dayanışma aidatlarının ödenmediği veya düzensiz ödemelerin devam ettiği, HDK bileşeni siyasi parti, örgüt ve temsiliyetlerin taahhüt ettikleri dayanışma aidatlarını bir düzene koymadıkları, bazılarının hiç ödemediği aktarıldı.

HDK Bülteni olan Kongre’nin dağıtımı ve dayanışması konusundaki kimi aksaklıkların henüz aşılmadığı, bunun devam etmesi halinde yayını çıkarmakta zorlanacağımız aktarıldı. Bültenin dağıtımının düzenli olarak yapılması, masraflarının gönderilmesi, bültene haberlerin ve çalışmaların aktarılması...

Yapılan konuşmalar ve değerlendirmelerde zaafların ve olumsuz gelişmelerin sorumluluğunun kabul edildiği, ancak sorunun aşılmasına yönelik yapıcı, ilerletici ve durumu değiştirici bir iradenin ortaya konulmadığı görüldü.
Gelir getirici etkinliklerin yapılması, tüm Meclislerin bu yönlü bir çaba içine girmelerine vurgu yapıldı. İstanbul’da bu amaçla 31 Mayıs’ta bin kişilik bir yemek yapılması, biletlerin dağıtımında İstanbul Meclislerinin, tüm bileşenlerin bireyler ve örgütler olarak sorumluluk alması benimsendi.

d) HDK örgütlenmesi
Bir önceki toplantıda ele alınan ve sürdürülmesi kararlaştırılan örgütlenme sorunlarını kapsayan rapor sunularak değerlendirildi. Ortaya konulan siyasi değerlendirmelerden hareketle;
“HDK’nin yeni gelişmeleri gözeten bir yaklaşımla, tespit ettiği sorunları, zaafları ve eksikleri gidermeyi de kapsayan bir örgütlenme seferberliğine girmesi gerekir. Yeni genişleme çabasının başarıyla ilerlemesi için, Genel Meclisimiz, il ve ilçe meclislerimizi dönemin ihtiyaçlarına uygun bir politik ve örgütsel tutum almaya çağırmaktadır. Bireylerden, partilere, örgütlü çevrelere, meslek örgütlerinden, sendikalara, çevre mücadelesindeki halk güçlerinden, sanatçı, aydın kesimlere kadar emek, barış ve demokrasi güçleriyle ilişkiler kurmak, listeler oluşturarak görüşmeler yapmak ve HDK’de birleştirmek için Meclislerimizi sorumluluk ve görev almaya çağırmaktadır. Bireylerin HDK çalışmalarında yer almalarını sağlamak için özel bir çabanın gösterilmesi, genişleme çalışması kapsamında yerel dernekleri, Demokratik Kitle Örgütlerini, halklar ve inançlar alanlarını, kurumlarını ziyaret etmek, görüşmeler yapmak ve HDK’nin Programı’nı, mücadelesini ve hedeflerini konuşmak, tartışmak ve HDK’de yer almalarını sağlamak için harekete geçilmelidir.” biçimindeki değerlendirme ve öneri oy birliğiyle karar altına alındı.

Kadın Meclisi ve Gençlik Meclisi için de aynı sorunların yaşandığı, ancak mevcut koşulların sunduğu olanakları değerlendirerek ilerleme sağlamanın mümkün olduğu...
6 Nisan’da Halklar ve İnançlar Komisyonu Atölye çalışması, 13 Nisan’da Kültür ve Sanat Komisyonu’nun İstanbul Hill Otel’de düzenleyeceği ‘Sanat, Sansür, Özgürlük Çalıştayı’, 2o Nisan’da Yerel Yönetimler Komisyonu’nun düzenlediği Yerel Yönetimler Konferansı yapılacak. Yerel Yönetimler Konferansı’na illerden en az birer temsilcinin katılımının çalışmanın aktarılması ve sonuçlar çıkarılması bakımından yararlı olacağı benimsendi.

e) HDP çalışmaları, il, ilçe ve belde örgütlenmeleri ve Kongre hazırlıkları
HDP’nin 12 il örgütü atamasının yapıldığı, 50 kadar ilin atanma hazırlıklarını tamamlamak üzere bir çaba içinde olduğu, 15 kadar ilin birkaç gün içinde atanacağı aktarıldı. (Şu an 23 il ataması yapılmış oldu.) İl ataması yapılan illerin hızla, 15 gün içinde kuruluş başvurularını valiliklere yapması, Seçim Kurulu’ndan defterleri tasdik etmeleri ve ilçe örgütleri ve varsa belde örgütlerinin yarısında, üç belde örgütü varsa birinde örgüt ataması yapmaları karara bağlandı. Parti ambleminin hızla sonuçlandırılması...

HDP Kongresi’nin HDK Genel Kurulu ile birlikte ele alınması ve bunların Haziran ayında yapılması karara bağlandı. Önce HDK Genel Kurulu, ertesi gün HDP Kongresi’nin yapılması, bunların kitlesel yapılması, bunun için başta bileşenimiz olan siyasi partiler olmak üzere, örgütler, örgütlü çevreler, bireyler ve tüm bileşenlerimizin yoğun bir çaba sarf etmesi, seçimlere girme koşullarını kazanmak üzere seçimlerden 6 ay önce Genel Kongre’nin sonuçlanmış olması zorunluluğu tekrar konuşuldu. İkinci günün sanatçıların katılımının da sağlanarak bir şölene dönüştürülmesi, mekan seçimi ve planlama konusunda Yürütme’ye yetki verilmesi karar altına alındı...

HDK GM -HDP PM
23-24 Mart 2013