HDK Van İl Meclisi ve HDP Van İl Örgütü, HDP Eşbaşkanı Sebahat Tuncel'e verilen 8 yıl 9 ay hapis cezasının Yargıtay tarafından onaylanmasına ilişkin parti binasında basın toplantısı gerçekleştirdi. Toplantıya HDP Van İl Eşbaşkanları Esen Günay ve Harun Okay ile HDP Van İl Eşbaşkan Yardımcısı Sıdık Abi katıldı. Toplantıda konuşan HDP Van İl Eşbaşkanı Harun Okay, Yargıtay'ın Tuncel hakkında verilen hapis cezasını onamasını protesto ettiklerini belirterek, Tuncel hakkında verilen cezaların talimatlar doğrultusunda verildiğini ifade etti.
2012 yılında İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nin Tuncel hakkına verdiği karar ilişkin o dönem Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın "Yargıya söyledik, gereğini yapacak" açıklamasını hatırlatan ve kararın bu esasta verildiğini dile getiren Okay, "6 yıl sonra ortaya çıkarılan bir itirafçının kanıtlanmamış beyanlarına dayanan ve Sebahat Tuncel'in görüşü alınmadan verilen bu karar, Yargıtay'da rekor bir hızla, bir yılda onandı. Mahkeme kararı da Yargıtay'ın onaması da siyasidir. Yargının halk iradesine vurduğu bir darbedir ve adil değildir. Tuncel, Kürt, Türk, Ermeni, Arap, Laz, Çerkez, Alevi, Sünni her dilden ve her inançtan halklarımızın, işçilerin, emekçilerin, yoksulların, gençlerin, LGBT'lerin, kadınların desteği ile milletvekili seçilmiştir. Türkiye'de barış ve halkların eşit koşullarda birlikte yaşaması için mücadele eden bir vekildir. Yargıtay'ın bu onama kararı aynı zamanda Kürt sorununda 'çözüm ve barış' mücadelesine vurulan bir darbedir" dedi.
Alınan kararın HDP'nin siyasal çalışmalarına karşı alınmış bir karar olduğunu söyleyen Okay, Türkiye'de yargının evrensel demokratik hukuk ilkelerine göre değil, siyasi gelişmelere ve dengelere göre olduğunu ifade etti. "Yargı, adalet değil, haksızlık dağıtıyor" diyen Okay, şöyle devam etti: "Binlerce Kürt siyasetçisi KCK isimli davalarla yıllardan beri rehin tutuluyor. Diyarbakır ağır ceza mahkemeleri Mustafa Balbay hakkında Anayasa Mahkemesi'nin verdiği kararı 4,5 yıldır tutuklu olan BDP'li Kürt vekiller için yok sayıyor. Kürtlere ayrı, Türklere ayrı hukuk standardı kullanılıyor. Diyarbakır mahkemelerinin de Yargıtay'ın da zihniyeti, 'çözüm ve barış' için, Kürt halkının haklı ve meşru talepleri için demokratik siyaset mücadelesi sürdüren siyasetçileri siyaset alanı dışına düşürmek yönündedir."
Yaşanan gelişmeler ve adaletsizlik karşısında sessiz kalmayacaklarını vurgulayan Okay, "Halkların seçtiği vekilleri hedef tahtası haline getiren anlayışlara karşı her türlü demokratik zeminde direneceğiz. Binlerce tutuklu, hükümlü, baskı ve zulüm sizin istediğiniz sonuçları dün üretmedi, yarın da üretmeyecek. Son yaşanan devlet krizi de gösterdi ki, yargı alanında meşruluğu tartışma konusu olan çok fazla unsur vardır. Bu koşullarda eş başkanımız için verilen bu kararı da meşru kabul etmiyoruz. Eş başkanımız Tuncel için bir taraftan Anayasa Mahkemesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne başvuru adımlarını takip edeceğiz. Diğer taraftan da politik demokratik mücadelemizi sürdüreceğiz. Türkiye demokrasi, barış ve emek güçleri bu karar karşısında suskun kalmayacaktır" dedi.
31 Aralık 2013