SON SÖZÜMÜZ “HAYIR”

Anayasa değişikliği üzerinden dayatılan tek adam rejimi, baskıcı politikalar, sinyallerini veren ekonomik kriz, eğitimde dayatılan gerici müfredat, işlemez hale getirilen meclis ve yargı, gözaltı ve tutuklamalarla tekleştirilmeye çalışılan medya, toplumsal yaşamdan koparılıp eve hapsedilmeye çalışılan kadınlar, ihraç edilen emekçiler, akademisyenler, suikast ve bombalı saldırılar.... Bütün bu yaşananlar Türkiye ve halklarının değil, AKP/Saray hükümetinin yarattığı gerçekliklerdir. Bu tespitimizi teyit eden ifadeler dün Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş tarafından sarfedilmiştir. Sandıktan evet çıkarsa saldırı ve suikastlerin bir daha gerçekleşmeyeceğinin  sözünü veren hükümet sözcüsü, bundan önce gerçekleşen saldırılarla ilgili sorumluluklarını da tekrar teyit etmiştir. Türkiye ve halklarına dayatılan savaş, kan ve gözyaşının son bulması saray ve rejimine "HAYIR" demekle mümkündür.
Haziran seçim sonucunu tanımayarak, 1 Kasım seçimlerine giderken de aynı argüman ile hareket eden AKP/Saray hükümetinin "istikrar"dan anladığı kendilerinin tek başına iktidar olmalarıdır. Bugün de savaş ve saldırıların bitmesi için kendi dayattıkları rejime "evet" denilmesini istemeleri ve bunu pazarlık konusu yapmaları aynı açmazı ifade etmektedir.  Nasıl ki dayatılan tekrar seçimden sonra istikrar değil, baskı, zulüm ve ölümler yaşanmaya devam etmişse referandum için dayattıkları evet"le de hedeflenen bunların devamıdır. Baskıcı politikalarla sürdürmeyi hedefledikleri refarandum süreci boyunca, yaşanacak bütün saldırı, suikast ve ölümlerin sorumluluğu AKP/ Saray hükümetinin olacaktır. Halkları ve taleplerini bu kadar ötekileştiren, kendi geleceklerini garantiye almak için halkları geleceksiz bırakan Saray hükümetine son sözümüz: “HAYIR”

HALKLARIN DEMOKRATİK KONGRESİ

YÜRÜTME KURULU