Halkın haber alma hakkını savunacağız!
Geçen hafta MGK kararı ile 12 televizyon ve 11 radyonun yayınının durdurulması karar alınmıştı. Bu gün de basın tarihine karar bir leke olarak geçecek uygulamalara imza atıldı. Saray rejiminin farklı düşüncelere farklı ve gerçek haberciliğe karşı tahammülsüz saldırılarına tanıklık edildi.
Kapatılması kararı verilen televizyon ve radyolar iktidardan yana olmayan yayın çizgisiyle doğru haberciliğin başlıca kaynaklarıdır. Bugün önce Rengin Radyo mühürlendi, Hayatın Sesi, İMC televizyonları basılarak arama yapıldı ve yayınları susturuldu. Ardından Özgür Radyo kapısı kırılarak içeri girildi çalışanları ve dayanışma amacı ile orada bulunanlar darp edilerek gözaltına alındılar.
Televizyonların karartılması, radyoların susturulması AKP’nin halka karşı darbeci pratiğinin bir parçasıdır. Radyo ve televizyonların kapatılarak halkı teslim almayı düşünüyorlarsa yanılıyorlar. Gerçekler inatçıdır. Kendilerine bir yol bulur izleyici ve dinleyici kitlesi ile buluşurlar.
Radyo ve televizyonların mühürlenerek kapatılması OHAL faşizminin somut bir göstergesidir. Halkların ve emekçilerin doğrudan kendi sesi ve sözü olan televizyon kanalları ve radyolarla dayanışmayı yükseltmesi kendi geleceğine sahip çıkma anlamına gelmektedir. Bu nedenle tüm halkımızı ekran karartmalara ve seslerinin susturulmasına karşı sokaklara çıkarak tepkisini göstermelidir. Televizyon ve radyoların önünde tutulan nöbet yerlerini boş bırakmamaya ve dayanışmayı yükseltmeye çağırıyoruz. Gözaltına alınan Özgür Radyo emekçilerine karşı uygulanan polis şiddetini kınıyor gözaltına alınanların serbest bırakılmasını istiyoruz. Şimdi “özgür basın haktır susturulamaz” diyerek özgürlüğümüzü savunma zamanıdır