7 Haziran sürecinden bugüne, darbenin, faşizmin kendini bir bir inşa ettiği bir süreçten geçiyoruz. Saray, AKP ve devlet ortaklığında başta Kürt halkı olmak üzere, işçiler, kadınlar, LGBTİ'ler ve tüm halkların demokratik talepleri, yerel demokrasi iradeleri, kazanımları savaş hukukunu da aşan şiddet aygıtları devreye konularak bastırılmak istenmektedir. Kürdistan'da, şehirler "abluka"lar kaldırıldıktan sonra dahi keyfi bir biçimde yakılıp, yıkılmakta, Kürt halkı zorla göç ettirilmekte, evleri, toprakları kamulaştırma adı altında gasp edilmekte, tarihi barbarca silinmeye çalışılmaktadır.
Bütün bu vahşet ve kırım tablosuna karşı mazlum Kürt halkının bu süreçte yaşadığı mağduriyetleri topyekun Türkiyeli halklar olarak el ele vererek, dayanışma içerisinde aşmak zorundayız. Unutmamalıyız barış egemenlerin tercihleri ile değil, bizim dayanışma azmimiz ve irademizle var olacaktır. Kürt halkının, yaşadığı bu denli büyük yıkımlar ve vahşete karşı sesimizi yükseltmemizin, dayanışmayı büyütmemizin şimdi TAM ZAMANIDIR! Küçük görülen her türlü maddi, manevi, insanî dayanışma ve desteğin savaşı boşa çıkartacak sağlam bir adım olduğu unutulmamalıdır.
Bilindiği gibi, abluka altına alınan yerlerden biri olan Gever, aylar süren bombardımanlar sonucunda tamamen yıkılmış, harabe bir kent haline getirilmiştir.
Yıkılan Gever'i onarmak, yeniden inşa etmek, halklarımıza "Yalnız değilsiniz" demek için, barışı ellerimizle yeniden inşa etmek, yeşertmek için Türkiyeli halkları, devrimcileri, demokratları, kadınları ve gençleri bu göreve davet ediyoruz.
Bizler Cizre'den Sur'a Dayanışma Koordinasyonu olarak, Gever halkının gıda, barınma, çocuk, temizlik ve her türlü ihtiyaçları doğrultusunda dayanışmamızı bütüyor, ve Gever'i yeniden inşa etmek için ivedi bir şekilde Türkiye'den organize edeceğimiz inşa heyetleri ile birlikte Gever'de olacağımızı duyuyoruz! Bütün halkları, kadınları, devrimci ve demokratları bu sorumluluk bilinciyle "#GeveriçinElele" vermeye çağırıyoruz!
Cizre'den Sur'a Dayanışma Koordinasyonu