1978 Maraş Katliamının Yarası Kabuk Bağlamadı

Maraş katliamına adım adım nasıl gidildiğini anlamak için, Alevilere yapılan saldırılardan bazılarını anmak yeterli.

1971 Kırıkhan saldırılarının arkasından Malatya’da ve 1976 yılında Pazarcık’ta yapılan saldırılarla bölgedeki atmosfer altüst edildi. Alevilerin çok büyük bir değer atfettikleri Gıjık Dede’nin (Sabri Özkan) katledilmesinin akabinde Pazarcık ilçe başkanına gönderilen bombalı mektupla bölgedekiş gerilim iyice yükselmişti. Bu sürecin devamı sayılabilecek bir “organizasyonla” 19 Aralık 1978’de Çiçek Sineması’na atılan bombayla Maraş katliamına zemin hazırlanmış oldu. Ertesi gün Alevilerin ve Kürtlerin gittiği bir kahvehane bombalandı. 21 Aralık günü ise iki devrimci öğretmen, okuldan evlerine giderlerken arkadan sıkılan kurşunlarla katledildiler. Bir sonraki gün, devrimci öğretmenlerin cenaze töreninde, katliam kitlesel olarak başlatıldı.

’80 DARBESİNİN ÖNÜ AÇILDI

Yaşananların 1980 Askeri Darbesi’nin planlayıcı süreçlerinden olduğu, zamanla açığa çıkmıştır.  Maraş katliamı, konjonktürel olarak 1980 darbesinin yolunu açmak, stratejik olarak etnik ve dinsel arındırma politikaları pratikleşmek için yapılmıştır. Türkiye halklarının sol demokratik temelde birlikte hareket etmesi tehlike olarak görülmüştür.

MARAŞ KATLİAMI DEMOGRAFİK DÖNÜŞÜMÜ HEDEFLEMİŞTİR

Katliamın temel hedeflerinden olan ve Koçgiri, Dersim, Maraş, Malatya, Çorum katliamlarındaki ortak özellik, demografik bir değişim gerçekleştirmekti. Halkların birlikte hareket etme ihtimaline dahi kesin sınırlar çizerek, merkezi iktidarını tekçi bir anlayışa göre inşa etmek hedefiyle yapılmış bu katliam organizasyonlarıyla büyük acılar ve nüfus göçleri yaşanmıştır. Bugün de aynı zihin kodları ile Türkiye halkları ayrıştırılmak ve düşmanlaştırılmak isteniyor. Haneleri çarpı koyarak “işaretleyen” karanlık akıl, halkların birlikte yaşama umuduna saldırmaktadır.

Türkiye halklarına başat önerimizdir: Zor zamanda komşunuz yanınızda olur, iktidarlar değil. Zulmedenlere karşı komşunuzla birlikte direnin. Bu her şeyden önce birbirimize vefa borcumuzdur. Halkları vefa duygusu ayakta tutar.

HDK Halklar ve İnançlar Meclisi olarak Maraş katliamında yaşamını yitiren canları saygı ile anıyoruz. Katliamın sorumlularının tarih önünde ve halkların vicdanında hesap verecekleri günleri mücadelemizle getireceğimize inanıyoruz.

Halkların birlikte mücadelesi, sınırları kaldıracak, sınırsız, sınıfsız yaşamı kuracak.

                                  HDK HALKLAR VE İNANÇLAR MECLİSİ

                                                                      19.12.2019