19 Aralık Katliamını Unutmadık, Unutmayacağız!
19 Aralık 2000 tarihinde, Türkiye’nin cezaevleri eşine az rastlanır bir vahşete tanıklık etmişti. “Hayata Dönüş” adı verilen ve cezaevlerindeki siyasi mahkumların iradesini kırmaya yönelik olan saldırıda ikisi asker 28 kişi hayatını kaybetti. Yüzlerce mahkum yaralandı veya bir daha iyileşemeyecek fiziki, psikolojik tahribatlar yaşadı.
Aynı anda 20 hapishanede birden başlatılan ve en vahşi katliamlarından biri olarak tarihe geçen bu saldırıda bomba, yakıcı ve öldürücü kimyasal gazlar kullanıldı. Katliamı gerçekleştiren dönemin Ecevit hükümeti insan aklını alaya alarak katliama “Hayata Dönüş Operasyonu” adını vermişti. Katliam doğrudan MGK'da tartışılmış ve maketler üzerinde aylarca çalışılmıştı.
Katliamın sorumluları yargılanmadı. Yargılananlar ise cezalandırılmadı. Katliamı yürütenler ödüllendirildi. Katliamın başındaki isimlerden Albay Ali Öz Trabzon Alay Komutanlığı'nın başına getirildi. Aynı Ali Öz burada Ermeni gazeteci Hrant Dink katliamının örgütleyicilerinden biri olarak rol aldı.
Ceza ve Tevkif evleri müdürü Ali Suat Ertosun daha sonra müsteşar yapıldı. 2004 yılında AKP tarafından “Devlet Üstün Hizmet Madalyası’nı Cemil Çiçek'in elinden alarak ödüllendirildi.
Cezaevleri siyasi tutsaklarla doldurulmaya devam etti. Bugün Cezaevlerinde o dönemin zihniyeti uygulanıyor. Tecrit, baskı, işkence ve hak ihlalleri diz boyu. Hasta tutsaklar ölüme terkediliyor.
AKP iktidarı ve Saray sözcüleri siyasi tutsakları, halklarımıza boyun eğdirmenin bir aracı olarak zindanlarda bulunan başta HDP eş başkanları olmak üzere HDP milletvekillerini, belediye eş başkanlarını misilleme olarak katletmekle tehdit ediyorlar. Tecrit ve kazanılmış hakların gaspı özel bir politika olarak uygulanıyor. Zindanlar toplumun kanayan bir yarası olmaya devam ediyor.
19 Aralık katliamını 16 yıl sonra da lanetliyoruz. Katliamlarla yüzleşmeyenler demokrasiden bahsedemez. Katliamların sorumluları açığa çıkarılıp sorgulanmadan yeni katliamların önüne geçilemez.
Son günlerde cezaevlerinde baskılar kaygı verici boyutlara ulaşmıştır. İçerde de en temel haklar kullandırılmamakta, son dönemde işkence yapıldığına dair bilgiler artmaktadır. Diğer yandan “güvenliği sağlama” gibi çeşitli gerekçelerle yeni katliam hesaplarının yapıldığına dair de kaygılarımız giderek büyümektedir
Zindanlarda yeni katliamların yaşanmaması için demokrasiden, barıştan yana olan herkesi tecritte, baskı ve zulme karşı tutsaklarla dayanışmaya çağırıyoruz.
HALKLARIN DEMOKRATİK KONGRESİ
YÜRÜTME KURULU