Emniyet-Üniversite işbirliği ile yapılan öğrenci soruşturmalarına son!

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞI’NA

Aşağıdaki sorularımın Milli Eğitim Bakanı Sayın Nabi AVCI ve İçişleri Bakanı Sayın Efkan ALA tarafından Anayasanın 98. ve İçtüzüğün


99. maddesi gereğince yazılı olarak cevaplandırılmasını saygılarımla arz ederim.

Ertuğrul KÜRKÇÜ

Mersin Milletvekili


Basına yansıyan haberlere göre 2013-2014 öğretim yılı içerisinde Akdeniz olimpiyatları nedeniyle

Mersin Üniversitesi’nde yapılan yeni yurtlarda kampüs içerisinde Feride ve Bahar isimli iki öğrenci

hayatını kaybetmiştir.

Olayı protesto etmek için rektörlük binasına giden öğrenciler özel güvenlik birimlerinin saldırılarıyla

karşılaşmıştır. Daha sonra talepleri Rektör yardımcısı Yüksel Özdemir tarafından imzalanarak

teminat altına alınan öğrenciler protestolarına son vermiştir. Ancak 2. dönemin başında öğrenciler,

27 öğrenciye okul sınırlarına girme yasağı, 120 öğrenciye rektörlük tarafından, 67 öğrenciye ise

Mersin Emniyet Müdürlüğü tarafından soruşturma açıldığını öğrenmişlerdir. YÖK (Yükseköğretim

Kurulu) mevzuatına dayanılarak yapılan “soruşturma süresince tedbir kararı” öğrenim hakkının

engellenmesi sonucunu doğurmaktadır. Bunun yanı sıra Mersin Emniyet Müdürlüğü öğrenci velilerini

çağırarak “Çocuklarının okulda yasadışı olaylara karıştığını üniversite-emniyet işbirliği ile bu olayları

engellemek istediklerini velilerin de buna yardımcı olması gerektiğini ifade etmiştir.”

Yine Antalya Akdeniz Üniversitesi’nde 28 Aralık 2012’den bu yana yaklaşık 400 öğrenciye

soruşturma açılmıştır. Bu soruşturmaların bazıları Roboski Katliamını protesto etmek için yapılan

basın açıklaması, 1 Eylül Dünya Barış Günü’nde yapılan yürüyüş, YÖK protestosu...vb sebeplerledir.

Antalya’da da üniversite-emniyet işbirliği ile öğrenci velileri aranarak “Biz çocuğunuzun arkadaşıyız,

çocuğunuz iyi ama arkadaşları kötü” denildiği böylece aileler üzerinde baskı kurularak çocukların

yasal demokratik haklarını kullanmalarının engellenmeye çalışıldığı iddia edilmektedir.

Yukarıda sayılan örnekler dışında YÖK’e bağlı birçok üniversitede öğrencilere birçok soruşturma

açıldığı, aynı zamanda üniversite yönetimlerinin emniyet ile “suçlu veya potansiyel suçlu öğrenciler”

konusunda ortaklaşa çalıştığı, bilgi alışverişinde bulunduğu, veli ve adres bilgilerinin üniversiteler

tarafından emniyete bildirildiği iddia edilmektedir.

Bu gerekçe ile

1- Kesinleşmiş bir yargı kararı olmaksızın öğrencilere “okul sınırlarına girme yasağı” uygulamasının

yasal dayanağı nedir?

2- Herhangi bir gerekçe ile 2013-2014 öğrenim yılında YÖK’e bağlı üniversitelerde, üniversite

yönetimi tarafından haklarında soruşturma açılan öğrenci sayısı kaçtır?

3- Bu soruşturmaların kaçı okuldan uzaklaştırma cezasıyla sonuçlanmıştır?

4- Okuldan uzaklaştırma dışında kaç öğrenci hangi cezaları almıştır?

5- Üniversite yönetimleri ile emniyet arasında bilgi ve istihbarat alışverişinin kişi hakları, kişisel

bilgilerin gizliliği, özel yaşamın gizliliğini ihlal ettiği, öğrencilerin özel yaşamlarının izlenerek boş

zamanlarını nasıl geçirdiklerinin, arkadaşlarının, yaşam tarzlarının fişlendiği doğru mudur?

6- 18 yaşını doldurmuş reşit bireyler olan üniversite öğrencilerinin herhangi bir velayet ilişkisine tabi

olmadıkları halde ailelerine şikayet edilmesinin hukuksal ve idari dayanağı var mıdır? Yoksa, hukukla

belirlenmemiş bir denetim işlevini vazife edinen personelle ilgili olarak soruşturma başlatılmış mıdır?

20.02.2014