Denetimde Serbestlik Yasası hakkında

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞI’NA

Kadına yönelik şiddet uyguladıkları gerekçesiyle hükümlü bulunanların, denetimli serbestlik tedbiri olanağından yararlanmalarından kaynaklı yaşanan sorunların araştırılması ve gerekli tedbirlerin alınması amacıyla Anayasanın 98 inci, İçtüzüğün 104 üncü ve 105 inci maddeleri gereğince Meclis Araştırması açılması için gereğini arz ederiz.
                                
Erol DORA
Mardin Milletvekili

         
GEREKÇE
5 Nisan 2012 tarihinde TBMM tarafından kabul edilen “Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun İle Denetimli Serbestlik ve Yardım Merkezleri İle Koruma Kurulları Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” kapsamında koşullu salıverilmelerine bir yıldan az süre kalan; açık cezaevinde bulunan, kapalı cezaevinden açık cezaevine ayrılma şartlarını taşıyan iyi halli hükümlülerin, cezalarının koşullu salıverilme tarihine kadar olan kısımlarının denetimli serbestlik tedbiri kapsamına alınabileceği belirtilmiş, bu karar ile 15 bin mahkûmun tahliye edileceği açıklanmıştır.

Yine kasten işlenen suçlarda üç yıl, taksirle işlenen suçlarda ise beş yıl veya daha az süreli hapis cezalarının infazının erteleneceği de 24.01.2013 tarihinde kabul edilen “Ceza Muhakemesi Kanunu ile Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazi Hakkinda Kanunda Değişiklik Yapilmasina Dair Kanun” ile hükme bağlanmıştır. Ancak, yapılan yeni düzenlemede cinsel dokunulmazlığa karşı işlenen suçlardan dolayı hükümlü bulunanlar bu kapsamın dışında tutulurken; hakaret, tehdit ve şiddet suçlarını kadına yönelik gerçekleştirenler erteleme hükümlerinden faydalanma olanağına sahip olmuşlardır.
Bu düzenlemenin yaratacağı sakınca, karardan yararlanan mahkûmlar içerisinde darp, yaralama suçlarına kadına yönelik olarak gerçekleştirenlerin yararlanması ihtimalidir. Yani yasa, genel olarak ceza süreleri az olanları kapsamakta ancak mahkumiyet nedenleri konusunda öznel bir değerlendirme yapmamaktadır. Bu bağlamda Türkiye’de kadına yönelik şiddet içeren suçlara karşı verilen ceza sürelerinin ne kadar az olduğu dikkate alındığında yasadan yararlananların büyük çoğunluğunu, kadına yönelik şiddet uygulayanların oluşturacağı kuşkusuzdur. Bu tür bir uygulama ile Türkiye’de bir türlü önlem alınamayan ve sonlandırılamayan kadına yönelik şiddet; hukuk ve yasalar eli ile meşrulaştırılmaktadır. Yasanın yürürlüğe girmesiyle kadına yönelik şiddetin yanı sıra kadın cinayetlerinin de artacağı dikkate alınması gereken bir husustur.

Kadına yönelik şiddetin son on yıl içerisinde % 1400 artmasının en önemli nedeni; kadına yönelik şiddet uygulamış olan mahkûmların neden oldukları yaralama, tecavüz, öldürme gibi eylemlerine ilişkin caydırıcı cezalar verilmeyişidir. Bu anlamda yapılan yeni yasal düzenlemelerde, bu kişilerin yararlanmasını önleyici hüküm bulunmaması; kadına yönelik şiddetin meşrulaşmasını sağlayıcı bir etkene dönüşmektedir. Bu nedenle, kadına yönelik hakaret, tehdit, şiddet uygulayanların serbest kalmasının yaratacağı problemlerin araştırılması ve gerekli tedbirlerin alınması amacıyla Meclis Araştırması açılması için gereğini arz ederiz.