Kürt sorununda yeni bir döneme girildi. İmralı’da Abdullah Öcalan ile devlet kurumları arasında başlayan görüşmeler yeni dönemin temel özelliğini oluşturuyor. Bu görüşmeler kamuoyuna yapılan açıklamalarla alenileşti. Henüz bütün muhataplar sürece tam olarak dahil edilmedi ve süreç eşit koşullarda yürütülmüyor. Ancak AKP iktidarının ve devlet kurumlarının geç de olsa kabullendikleri olgu, görüşmelerin Abdullah Öcalan olmaksızın sonuçlanmayacağı oldu.
Bugün Kürt sorunu ve barış konuları kamuoyunda yaygın bir tartışmayla değerlendiriliyor ve talepler yaygın olarak konuşuluyor. Bu süreç durup seyretmeyi değil, doğru ve zamanında politik müdahalelerle barış ve eşitlik için daha aktif çalışmayı gerektiriyor. Süreç, barış ve eşitlik isteyenler için zorlu geçiyor ve nasıl sonuçlanırsa sonuçlansın, hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağı görülüyor.
Gidişat zorlu bir süreç yaşanacağına, görüşme ve müzakerelerin sancılı ve iniş çıkışlı bir şekilde süreceğine işaret ediyor. Başbakan Erdoğan'ın BDP'ye yönelik tükenmek bilmeyen hasmane açıklamaları da bunu gösteriyor.
Halkların Demokratik Kongresi olarak,
- Barış ve demokratik çözüm konusunun takipçisiyiz; barış mücadelesinin ve ikliminin geliştirilmesi için çabalıyoruz.
- Konunun olumlu bir içerikle toplumsallaşması için mücadele ediyoruz. Barış ve eşitlik önerilerinin yaygınlaşmasını ve benimsenmesini sağlamak için Türkiye’nin her köşesinde çalışmalarımızı yoğunlaştırıyoruz.
Görüşme ve müzakere sürecinde barış ve eşitlik taleplerinin toplumsallaşmasını sağlamak, Türkiye halklarına barış ve demokratik çözüm önerilerini anlatmak, barış için çeşitli etkinlikler geliştirmek; aynı zamanda Suriye'ye yönelik saldırganlık siyasetine karşı "Ortadoğu'da Barış" şiarını yükseltmek temel yaklaşımımızdır.
HDK olarak, barış ve eşitlik talebini Türkiye’nin her köşesinde öne çıkarmak için bir kampanya başlatıyoruz. Bu kampanya birkaç aşamalı olacak. Newroz etkinliklerine kadar sürecek olan ilk aşamada çeşitli barış ve eşitlik konulu faaliyetler örgütlenecek.
Her yerel meclisimiz aşağıdaki etkinliklerden kendi koşullarına ve politik ortamına en uygun olanlarını değerlendirecek, farklı kimlik, kültür ve inançlara sahip halkların bu etkinliklerde buluşmaları ve birbirlerini daha iyi tanımaları sağlanacaktır:
- Yerel halk toplantıları ve barış yemekleri (yerel özellikleri de dikkate alarak, farklı halklardan, kimliklerden ve inançlardan insanların bir araya getirileceği içerikte),
- Sempozyum ve konferanslar (aydınları-yazarları, akademisyenleri, işçileri ve sendikacıları, kadınları, gençleri, çiftçileri, kültür-sanat insanlarını kapsayacak şekilde),
- Sokaklarda kurulacak standlarda, her yerelde düzenli olarak buluşulacak ‘barış köşeleri’nde veya kurum ve ev ziyaretlerinde imza toplanması; fotoğraf sergilerinin ve her yurttaşın kendi barış ve eşitlik hayalini tarif ederek yazacağı ‘barış defterleri’nin hazırlanması,
- Oturma eylemleri ve/veya yerel barış yürüyüşleri,
- Barış konserleri ve barış amaçlı spor etkinlikleri (kardeşlik turnuvaları-maçları vb.)...
17-21 Şubat tarihleri arasında Karadeniz Bölgesi’nde Çorum, Sinop, Samsun, Giresun, Ordu ve Trabzon’da yapılacak ilk etkinliklere milletvekillerimiz Sabahat Tuncel, Levent Tüzel, Ertuğrul Kürkçü ve Sırrı Süreyya Önder ile HDP Eşbaşkanları Yavuz Önen, Fatma Gök ve Yürütme Kurulu üyelerimiz katılacak.
CEYLANPINAR’LA DAYANIŞMA KAMPANYASI
Ayrıca Suriye’de sürmekte olan savaştan, can ve mal güvenliği yoksunluğundan sınırın bu tarafına gelen ve son derece zor koşullar altında kış günlerini geçirmek zorunda kalan sığınmacılarla dayanışmak için, İstanbul'da başlamak üzere merkezi olarak örgütlenecek yiyecek, giyecek ve diğer acil ihtiyaçları tedarik etme kampanyası yapılacak ve bu çalışmanın sonuçları Ceylanpınar Belediyesi aracılığıyla o bölgedeki sığınmacılara ulaştırılacaktır.
Barışı ve eşitliği, demokrasi ve özgürlüğü kazanmak için mücadele etmemiz, dün olduğundan daha fazla ve yoğun çalışmamız gerektiğini biliyoruz. İstersek başarabileceğimize inanıyoruz...
HDK Yürütme Kurulu
8 Şubat 2013