TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA
Atık kağıt işçilerinin sorunlarının tespit edilmesi, Belediyelerin ve firmaların işçilerin haklarını etkileyen düzenlemelerinin ve uygulamalarının araştırılması ve enformal bir sektör olmasından kaynaklı işçilerin her türlü örgütlenme, sosyal güvence haklarından mahrum olmasının giderilmesi için bir yasa tasarısının oluşturulması amacıyla Anayasa’nın 98. ve içtüzüğün 104 ve 105. maddeleri gereğince “Meclis Araştırması” açılmasını saygılarımla arz ederim. 28.09.2013
Sebahat TUNCEL
İstanbul Milletvekili
GEREKÇE
Nüfus artışı, hammadde kaynaklarında azalma, teknolojik gelişmeler ile birlikte üretim faaliyetlerinin gerçekleştirilmesi için hammadde ihtiyacı katı atıkların geri dönüşüm sürecine sokulmasını da bir çözüm olarak ortaya çıkarmıştır. Atık kağıt ile ilgili; kağıt üretimi için gerekli selülozu elde etmek için gerekli sayıda ağaç kesimi ve bu kesimin nakliye de dahil olmak üzere maliyeti, atık haline gelen kağıdın geri dönüşüm sistemi ile yeniden işlenerek üretime kazanılmasının üretim maliyeti daha düşüktür.
Ankara Valiliğince 6 Eylül 2013 tarihinde yayımlanan genelgeyle belediyelerden izin belgesi almayanların kağıt toplaması yasaklanmıştır. “Ankara İlinde Cadde ve Sokaklarda Kağıt Toplanmasına İlişkin Usul ve Esaslar” ile ilgili genelgede atık kağıt toplayıcılarının pek çok soruna yol açtığı iddia edilerek belediyelerden izin belgesi almayanların kağıt toplanması yasaklanmıştır. Genel gerekçede kağıt, çöp toplayanların insanların sağlıklı çevrede yaşama hakkını tehdit ettiği belirtilerek asıl amaç devamında belirtilmiştir. Bu kirlenmenin yanı sıra kayıt dışı ekonomik faaliyetin önlenmesi amaçlandığı belirtilmiştir. Ancak Gerçek gerekçe toplanılan atıkların kayıt altına alınması ve Büyükşehir belediyesi başta olmak üzere belediyeler ve lisanslı şirketlerce yürütülmesidir. Bu genelgeyle ifade edilen sözler de yeni değil 2000’li yılların başında beri süregelen bir mücadelenin son aşamasıdır. Neoliberal politikalar uyarınca ekonominin giderek daha büyük ölçülerde taşeronlaştırıldığı sürecin geri dönüşüme sokulan atıklarla ilgili mücadelesi, atıkların rantının büyümesi ile birlikte şiddetlenerek sürmektedir. Çevre Koruma ve Ambalaj Atıkları Değerlendirme Vakfı (ÇEVKO) tarafından 2011 yılında son halini verdiği “Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmeliği” yürürlüğe girmiştir. Yürürlükle beraber, atık toplama işinin her alanının lisans zorunluluğu eliyle kayıt altına alınması ve firmalaşması sağlanmıştır ve tekel firmalar oluşmuştur. Atık kağıt işçileri “tiner bağımlısı” “çevreye zarar veren” gençler olarak gösterilmeye çalışılarak baskı yapılmaktadır.
Geri dönüşüm sisteminin gün geçtikçe büyüyen rantı ile birlikte taşeronlaştırılma çabası ve en büyük payı kimin alacağı mevzusu üzerine yasal düzenlemeler yapılmaktadır. Tüm bu rant kavgasının ortasında kalan ise çöplerden ekmeklerini çıkarmaya çalışan Atık kağıt işçileridir. Atık kağıt işçileri resmi kurumlar tarafından “toplayıcılar” olarak adlandırılmasıdır. Bu adlandırma onların emek süreçlerini gözden kaçırmakta ve onlarla ilgili sömürüyü bir alışveriş ilişkisine indirgemektedir. Aracı firmalar oluştukça işçilerin ellerine geçen ücretler düşmeye başlamıştır.
Atık kağıt işi ağırlıklı olarak 1990’ların ortalarından itibaren zorunlu göç ve/veya çatışma ortamı sebebiyle Doğu ve Güneydoğu Anadolu illerinden metropol kentlere gelen Kürtler tarafından yapılmaktadır. Türkiye’nin batısındaki metropol kentlere gelip kentlerde hali hazırda bulunan işsizlik ve geçim sorunu ile yüz yüze kalan zorunlu göç mağduru Kürtler bir çözüm olarak “kağıda çıkmış” ve kağıda çıkmak giderek meslekleri haline gelmiştir. Yaşları değişken olan pek çok kadın ve erkek ailelerini bırakarak İstanbul, Ankara gibi illere gelip günde 14-16 saat çalışarak kilo başı aldıkları ücretle günde ancak 15-20 TL kazanabilmektedirler. Haftanın 7 günü çalışmak zorundalar ve genelde küçük barakalarda kalabalık gruplar halinde yaşamaktadırlar. Sokakta her türlü hava koşulunda, can güvenliği olmadan esasında ekolojiye büyük bir katkı olan dönüşüm işini üstlenen işçilerin “işçi” konumunda sayılmama gayretinden dolayı örgütlenme hakları da ellerinden alınmaktadır.
Yapılan düzenlemeler atıklar üzerindeki kazancı işçilerin kazançlarından çalarak büyütmek üzerine kuruludur. Atık kağıt işçilerinin sorunlarının tespit edilmesi, Belediyelerin ve firmaların işçilerin haklarını etkileyen düzenlemelerinin ve uygulamalarının araştırılması ve enformal bir sektör olmasından kaynaklı işçilerin her türlü örgütlenme, sosyal güvence haklarından mahrum olmasının giderilmesi için bir yasa tasarısının oluşturulması amacıyla bir araştırma komisyonu kurulmasını önermekteyiz.