Türkiye, insan hakları ihlalleri, insanlık düşmanı uygulamalar ve insanlık suçları ile çok sabıkası olan hükümetlere hep sahip oldu. Her dönemde işkenceci olanlar terfi ettirildi, mahkemelerden kurtarıldı, devlet açısından daha önemli görevlere atandı. AKP iktidarı da bu geleneğin devamcısı olduğunu gösteriyor.
‘İşkenceye sıfır tolerans’ sözlerini telaffuz eden hükümet yetkilileri, işkenceci geçmişiyle bilinen, tanınan, mahkum olmuş kişileri görevlendirmekten, terfi ettirmekten uzak durmuyor.
Terörle Mücadele Şubesi’nden sorumlu İstanbul Emniyet Müdür Yardımcılığı’na atanan Sedat Selim Ay örneği de bu uygulamalardan biridir.
SSA, gözaltında işkence suçlamasıyla defalarca yargılanmış ve hem hapis cezası hem de memuriyetten uzaklaştırılma cezası almış bir kişidir. Hatta dosyası Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde bile cezaya neden olmuş bir polistir. Cezalar yaptıklarının tam karşılığı olmasa da cezadır.
Türkiye’de bilinen bir yöntemle, yani zamanaşımından kurtulan SSA, AKP Hükümeti tarafından ödüllendirilmiştir. Meslekten men etmek yerine korunan, bir süre sonra da kritik görevlere yükseltilen polislerden birisidir SSA.
Devlet, tetikçilerini ve işkencecilerini korumaya devam ediyor. Hükümet yetkilileri üç maymunu oynuyor. Ağız ve fikir bozukluğu dalga dalga artan ve yayılan İçişleri Bakanı dosyayı “incelemedim” diyor. Emniyet Müdürlüğü ise bu işkenceci polisle ilgili davaların ve idari soruşturmaların, kendisinin terfi almasına ve bu makama gelmesine engel durum teşkil etmediğini açıklıyor.
İşkence yapmak, tecavüz etmek gibi ciddi suçlamalarla defalarca mahkemeye çıkartılmış polisleri ödüllendiren bir ülkede halk kendini güvende hissetmez, adalete de güvenmez. SSA ne ilktir ne de son olacaktır.
Ama bizler de, Türkiye’nin demokrat, aydın, vicdan sahibi insanları da susmayacağız. ‘‘İşkence ve tecavüz insanlık suçudur. Suçlular terfi ettirilerek ödüllendirilmemeli, cezalandırılmalıdır. Sedat Selim Ay derhal görevden alınmalıdır’’ talebinin gerçekleşmesi için mücadele edeceğiz.
Onun insanlık düşmanı icraatını bilenler, bu gerçekleri açıklamaktan bir an bile geri durmayacaklardır.
HDK Yürütme Kurulu
29 Temmuz 2012