Türkiye’de kadının ücretli emek işgücüne katılımı oldukça düşük olması ulusal ve uluslararası alanda özellikle kadın örgütlerinin eleştirileri nedeniyle Hükümetin kadın istihdamını artırıcı bazı önlemler olumlu olsa da bunun hangi perspektiften yapıldığı sonucu etkilemektedir. Genel olarak hükümetin kadına dair yaptığı bütün politika ve uygulamalarda temel sorun kadın erkek eşitliği perspektifinden yoksun olmasıdır. Bu olmadığı sürece yapılanların hepsi kadının toplum içerisindeki yerini değiştirmeyecektir. Hükümetin çalışma hayatından, aileye kadar kadını bir özne olarak değil ailenin bir parçası olarak gören anlayışı bu alanda yapılan çalışmaların yeterince başarıya ulaşmamasının temel nedenidir. En son Bakanlığınızın kamuoyuyla paylaştığı, çalışan kadınlara kreş desteği projesi de genel anlamıyla bakıldığında kadınlar için olumlu bir adım olarak görülse de aileyi kutsayan anlayışın etkileri bu projede de görülmektedir. Bu bakış açısıyla cinsiyetçi işbölümünü yeniden üretilmekte, kadının toplumdaki yeri yeniden hatırlatılmaktadır. AKP hükümetinin esas aldığı neo-liberal politikaların sonucu esnek, güvencesiz çalışma artmaktadır ve kadın örgütleri buna karşı nitelikli, sağlıklı ve güvenceli istihdam taleplerini yükseltmeye devam etmektedir.
Bakanlığınızın açıklamasına göre, kreş desteği kapsamı şu şekilde olacaktır: Gelir puanlaması yapılıp çalışan kadınların 0-5 yaş arasındaki çocukları için verdikleri kreş ücreti devlet tarafından karşılanacak, imkândan yararlanacak olan kadınların kimler olduğu ise gelir puanlamasına göre tespit edilecek, devlet tarafından verilecek kreş yardımından yararlanmanın en önemli şartı kadının “çalışması” olacak, çalışan kadınlar kreş yardımından faydalanmak için bakanlığa başvuracak, başvurular, bakanlık tarafından oluşturulan Soybis sistemi çerçevesinde, başvuran kişinin gelir düzeyine göre belirlenecek ve ‘çok zenginler’ hariç, mümkün olduğunca çok çalışan kadının bu projeden istifade etmesi sağlanmaya çalışılacaktır. Ancak bu koşullar pek çok sorunu da içerisinde barındırmaktadır. Öncelikle düzenlemeye göre anne çalışmıyorsa bu destekten faydalanamayacaktır, böylelikle güvencesiz evden çalışan, kayıt dışı çalışan kadınlar bu destekten faydalanamayacaktır. Düzenlemede koyulan “zenginlik” kriteri ailenin gelirini mi yoksa kadının gelirini mi kastediyor belirsizdir. Bu anlamda “zenginlik”ten neyin ifade edildiğinin netleşmesi önemlidir. Çünkü “zenginlik” tanımı kadının değil de ailenin geliri olarak tanımlanırsa başka sorunlara neden olacaktır. Kadını ailenin bir parçası olarak gören AKP hükümeti, kocanın belli bir gelir seviyesi olan ve kadının gelirinin ek gelir olarak görüldüğü ailelerde kadının çalışmamasını teşvik edecektir. Bir diğer sorun alanı ise, asgari ücretin biraz üstünde çalışan kadınların bu desteği alabilmek için patronlarından ücretlerini asgari düzeyde göstermelerini istemelerine neden olacaktır.
Yine projede ifade edilen mahalle kreşlerinin açılması olumlu bir düzenleme olsa da, mevcut yasada 150 kişinin altında kadın çalıştıran şirketlerin kreş açma zorunluluğu yine işverenlere bırakılacağı için uygulamada bir değişiklik yaratmayacaktır. Kreş hakkı yıllardır kadın örgütlerinin kadın istihdamının artırılması açısından en önemli mücadele alanlarından biridir. Kreş hakkının sosyal devlet anlayışı içerisinde, kadın erkek tüm ebeveynlerin yararlanabileceği, sadece ev dışında ücretli çalışan kadınları değil kayıt dışı çalışan, ev eksenli çalışan, yeterli eğitimi olmadığı için nitelikli iş bulamayan tüm kadınları kapsayan bir şekilde uygulanması gerekmektedir.
1. Bakanlığınızın açıkladığı kreş desteği projesi için belirtilen kriterlere göre kayıt dışı ve kayıtlı toplam çalışan kadınların yüzde kaçı bu destekten yararlanabilecektir? Bu projenin kadınların yarıdan fazlasının kayıt dışı ve ev eksenli çalıştığı Türkiye gerçeğiyle bağdaşmadığı görüşüne katılıyor musunuz?
2. Projenin kapsamı dışında kalan çalışan kadınlara yönelik de düzenlemeler yapmayı planlıyor musunuz?
3. Projede “zenginlik” tanımı nasıl yapılacaktır? Gelir ailenin geliri mi yoksa kadının geliri olarak mı alınacaktır? Ailenin geliri olarak alırsanız, kocanın isteği doğrultusunda nitelikli iş bulma ihtimali olsa bile kadınların çalıştırılmayacağı, evde kendi çocuklarına bakmakla yükümlü kılınacakları gerçeği proje kapsamında değerlendirilmiş midir?
4. Mahallelerde kreş açma zorunluluğunun işverenlerin inisiyatifine bırakmadan Bakanlığın, Belediyelerin işbirliğiyle sosyal devlet anlayışı içerisinde düzenlemeyi düşünüyor musunuz?
5. Bu projeyi oluştururken bu alanda çalışan kadın örgütleriyle görüşülmüş müdür? Görüşülmediyse görüşmeyi düşünüyor musunuz?