8 Mart’tan Newroza, Newroz’dan 1 Mayıs'a Mücadele Büyüyor!

 

Erkek egemen otoriter iktidarlar ve baskıcı rejimlerin dünyayı yeniden tanzim etmeye çalıştığı bir zaman diliminde işçilerin "Uluslararası Birlik Dayanışma Mücadele " günü olan 1 Mayıs'a doğru gidiyoruz.

1 Mayıs'ı halklar olarak, işsizliğin, yoksulluğun, açlığın, hastalıkların, savaşların, ekolojik yıkımın, patriyarkanın, göçün, mülteciliğin kısaca sermayenin saldırılarıyla karşılıyoruz.
En son Ukrayna-Rusya arasındaki savaşta da görüldüğü gibi dünyanın dört bir yanında sürdürülen ve kışkırtılan savaşlar, küresel hegemonya mücadelesinin ve kapitalistlerin çıkarlarının sonucudur.
Kapitalist krizler, savaşlar  göstermektedir ki; bir yanda ezenler diğer yanda ezilenler, bir yanda sömürgeciler diğer yanda halklar, bir yanda savaş isteyenler diğer yanda emek, barış, özgürlük mücadelesi yürütenler var.
Kadınlar olarak; talancı, savaşçı,  soyguncu erkek egemen düzenin, Ukrayna'dan Şengal'e uzanan savaş politikalarının şiddet, taciz, tecavüz, göç, sömürü ve derin yoksulluk getirdiğinin bilinciyle savaş ittifakına karşı hep beraber onurlu ve kararlı bir barış, eşitlik ve özgürlükte ısrar ediyoruz.
Savaşlar sonucunda ülkesini terk etmek zorunda kalan on milyonlarca mülteci ırkçılık ve ayrımcılığa uğramakta, iç ve dış politikada istismar malzemesi yapılmaktadır. Özellikle kadın ve çocuk mültecilerin kölelik düzeni koşullarındaki emek sömürüsüne tacize, tecavüze ve şiddette uğramalarına karşı biz kadınlar dayanışma ve ortak mücadele olanaklarının yaratılmasında kararlıyız.

Sermaye AKP-MHP faşist ittifakı eliyle savaşın, krizin, lüksün, israfın maliyetini, işçilere, yoksullara, kadınlara, gençlere çıkarmak istiyor.
Biz kadınlar; krizin bedelini ödemeyeceğimizi, geleceğimize sahip çıkacağımızı, haklarımızdan da hayatlarımızdan da vazgeçmeyeceğimizi bıkıp usanmadan  haykırıyoruz!
Bu adaletsiz erkek egemen sisteme, bu kirli AKP-MHP ittifakına itirazımız var. Adil, barışçıl, demokratik bir ülke ve enternasyonal dayanışma ile güzelleşecek bir dünyanın mümkün olduğunu biliyoruz.
Tarlalarda, fabrikalarda,  atölyelerde, evlerde, eğitimde, sağlıkta üreten kadınların emeğine ataerkil kapitalizm tarafından el koyuluyor. Mutfaklarda büyüyen yangın ve işsizliğin ağır yükü altındaki kadınlar olarak bize dayatılan bu sefalete alışmıyor ve bu soygun düzenine boyun eğmiyoruz. Kadınlar olarak, doğanın haklarını ve yaşam alanlarımızı savunan bütün direnişlerin en önünde yer alıyor, ekolojik talana geçit vermiyoruz.

AKP iktidarı, TCK değişikliği yasa tasarısı gibi göstermelik düzenlemelerle erkek yargının işleyişine yeni kılıflar, fail erkekleri koruyacak yeni yöntemler bulmaya çalışıyor. Teklifle, "iyi hal "indirimi yerine "pişmanlık "indirimi getirerek, cezasızlığı muğlak, ucu açık ve katmerlenmiş bir biçimde sunmaya çalışıyor. Ancak biz kadınlar dün olduğu gibi bugünde haklarımızdan İstanbul Sözleşmesinden,6284 den vazgeçmeyeceğimizi mücadelede kararlı olduğumuzu  bir kez daha haykırıyoruz.

Ömrünü kadın mücadelesine adamış olan Aysel Tuğluk hastalığı ağırlaşmasına rağmen cezaevinde rehin tutulmaktadır. Onun şahsında kadınları ve tüm hasta tutsakları hedef alan düşmanlık politikasına karşı kadınlar Aysel Tuğluk 'a ve cezaevlerine ses olmaya ve mücadeleyi büyütmeye  devam ediyorlar.
Aysel Tuğluk kadın mücadelemizin hafızasıdır serbest bırakın!

Demokratik muhalefetin en canlı ve direngen bileşenlerinden biri olan kadın özgürlük mücadelesi, iktidarın her türlü saldırısına karşın engellenemeyecek bir gelişim içinde olduğunu, 8 Mart ve Newroz alanlarında sloganlarıyla, zılgıtlarıyla, coşkusuyla gösterdiği gibi 1 Mayıs'ı da bu kararlılıkla  karşılamaya hazırlanmaktır.

Halkların Demokratik Kongresi Kadın Meclisleri olarak özgür eşit yaşam talebimizi, patriyarkaya karşı emeğimizi, bedenimizi, özgürlüğümüzü savunmaya, LGBTİ+'ların sokaktakilerin, zindandakilerin, mültecilerin, tüm ezilenlerin, emekçilerin yoldaşı olduğumuzu, birlikte mücadele kararlığımızı 1 mayıs alanlarında da haykırmaya devam edeceğimizi belirtiyoruz.

Dünyadan yükselen kadınların sesi, Kürdistan ve Türkiye'nin her yerinde direnen işçi ve emekçi kadınların sesiyle birleşsin, eşitsizliğe, ırkçılığa, erkek/devlet şiddetine, faşizme,  sömürgeciliğe karşı 1 Mayıs alanlarında halaylarımızla, zılgıtlarımızla, sloganlarımızla buluşsun!

Yaşasın 1 Mayıs!
Yaşasın Kadın Dayanışması!
Bijî Yek Gûlan!


HDK Kadın Meclisi