Çözüm Süreci İşletilmeli, Gezi Direnişi Doğru Okunmalı, Demokratik Adımlar Hızla Atılmalı ve Rojava Halkının İradesine Saygı Gösterilmelidir

AKP Hükümeti, Kürt halkının temel hak ve özgürlüklerinin karşılanması kapsamında PKK lideri Abdullah Öcalan ile varılan mutabakata uygun hareket etmek, çözüm ve müzakere sürecini hızla işletmek yerine, ayak sürümeye devam ediyor.

Çatışmaların durması, gerillalarının çekilmesi gibi birçok adım PKK tarafından atılmasına rağmen, Hükümet hala sürecin ikinci aşaması olarak kabul edilen, yasal ve fiili demokratik hakların tanınması konusunda adım atmamaktadır. Karakol yapımının hızla sürmesi, koruculuğun yeni kadrolarla takviye edilmesi, barajların birer güvenlik tedbiri olarak sürdürülmesi, sadece Bölge halkını değil, tüm Türkiye halklarını kaygılandırmaktadır.

Yine, müzakere, çözüm ve barış için büyük çaba gösteren, Hükümetin süreci akamete uğratma girişimleri karşısında yeni kanallar açarak ısrarla sürecin işletilmesi çabası gösteren Kürt halk önderi Öcalan’ın avukatlarıyla görüştürülmemesi, ailesiyle görüşmelerinin keyfiyete bağlı olması, BDP heyeti ile görüşmelerinde de aynı keyfiyetin devam etmesi ve Öcalan’ın bağımsız bir sağlık heyeti tarafından kontrolden geçirilme isteğinin hala karşılanmaması çözüm, eşitlik, özgürlük ve barış için çaba gösteren herkesi tedirgin etmektedir.

Son haftalarda, başta Öcalan olmak üzere, KCK Başkanlık Konseyi üyeleri ve BDP temsilcileri tarafından bu yönde yapılan açıklamalar ve belirtilen kaygıları ise karşılanmamaktadır. Hükümet, söylenenleri ciddiye alıp, gereğini yapmak yerine, yapılan açıklamalar ve verilen demeçlerle, bildiğini yapmaya devam etmektedir.
AKP Hükümeti, birinci yılını dolduran Rojava Devrimi karşısında da hasmane tutumunu sürdürmektedir.
Suriye’de hem Esat kuşatmasına direnerek, hem de ÖSO denilen çetelerle mücadele ederek, kendi geleceğini belirleme mücadelesi sürdüren, Rojava halkının Sarekani’de ÖSO güçlerini kovarak, idareyi yerel meclislere devretmesi karşısında Hükümetin gösterdiği tutum kabul edilemez.

AKP Hükümeti, Gezi Direnişi’yle birlikte halka ilan ettiği savaşı sürdürmekte, hala polis teröründe ısrar etmekte, Ethem Sarısülük, Ali İsmail Korkmaz, Abdullah Çömert’i katleden polis ve suç ortaklarını yargıya teslim etmek yerine, başta İstanbul, Hatay, Adana, İzmir ve Ankara olmak üzere, Türkiye’nin dört bir yanında gözaltı ve tutuklama operasyonlarına devam etmektedir.

Hükümetin zoruyla, valiler, emniyet müdürleri ve savcılar doğaya, yaşama ve geleceğine sahip çıkarak direnen halkın üzerine yürümektedir. Mahkemeler, uyduruk gerekçelerle, devrimcilere, sosyalistlere ve Hükümet’in politikalarına karşı tutum alanlara karşı cezalar yağdırmaktadır.

Devrimci Karargâh örgütü üyesi oldukları iddiasıyla SDP Genel Başkanı Rıdvan Turan, SYKP Eş Sözcüsü Tuncay Yılmaz başta olmak üzere, onlarca devrimci ve demokratlara ağır hapis cezalar verilmektedir.

Tüm bu gelişmeler, AKP Hükümeti’nin ne Kürt halkının on yıllarca verdiği mücadelesinden, ne de Gezi Direnişiyle ortaya çıkan ve iki aya yakın süredir süren halk muhalefetinden gerekli sonuçları çıkarmadığını gösteriyor.

Halkların Demokratik Kongresi olarak, AKP Hükümeti’nin baskı ve şiddetle bastırmak istediği her haklı ve demokratik mücadelenin içinde olacağımızı bir kez daha belirtiyoruz.

Türkiye’nin demokratikleşmesi, Kürt sorununun, eşit haklara dayalı demokratik çözümünün sağlanması için sürdürdüğümüz mücadeleyi daha da büyütmekte kararlıyız. Başta Rojava halkının kararlılıkla sürdürdüğü devrim olmak üzere, tüm dünya halklarının mücadelesi ile dayanışma içinde olacağız.

HDK Yürütme Kurulu
21 Temmuz 2013