ŞULE İDİL DERE; KAZA DEĞİL CİNAYET!

11.05.2017

FAİLLER YARGILANSIN, SORUMLULAR CEZALANDIRILSIN

Kentler için tehlike ve ölüm saçan beton ve hafriyat kamyonlarının katlettiği nice Can’dan biri Şule İdil Dere cinayetinin birinci yılını geride bıraktık. İdil, İstanbul-Kadıköy’ün ortasında, İstanbul’un en bilinen, en işlek parkı Yoğurtçu Parkı’nda, yayalara tahsis edilmiş yolda yürürken, geri geri gelen ve üzerinde İstanbul Büyükşehir Belediyesi yazan bir hafriyat kamyonunun, ona arkasından çarpması sonucu yaşamını yitirdi. Aynı yıl İstanbul’da hafriyat kamyonu vahşetiyle katledilen 17 candan biriydi. 23 yaşında, İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi-İngilizce İktisat Bölümü 3. sınıf öğrencisi olan İdil, arkadaşlarıyla buluşmasından çıkıp evine yürürken, “karayolu”nda değil, parkın içindeki “yaya yolu”nda can verdi.

İdil’e çarpan kamyonun sürücüsü tek günlük gözaltının ardından serbest bırakıldı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve İSTAÇ A.Ş. yetkilileri bu olayda kusurlu bulunmalarına, bu insanlık ve kent suçunun birinci derecede sorumluları olmalarına rağmen bir yıldır haklarında tek bir yasal işlem başlatılmadı, başlatılmak istenen yasal işlemler Valilik ve İBB yetkililerince sürüncemede bırakıldı, ertelendi. Savcılık, kusurlu bulunan İBB personeli arasında devlet memuru olan yetkililerin yargılanabilmesi için İstanbul Valiliği'nden soruşturma izni istemişti. Bu izne en geç 45 gün içinde cevap verilmesi gerekirken 3 aydır tek bir geri dönüşün yapılmamış olması, bu sürecin nasıl işletilmek istendiğini gayet açık bir biçimde göstermektedir. 3 dakikada işlenen bir cinayet için bir yıldır yargılama süreci başlatılamaması, soruşturma izinlerinin verilmiyor oluşu kabul edilebilir değildir. Üstüne üstlük bu cinayette ‘asli kusurlu’ bulunan 7 kişiden biri olan idari sorumlunun Teftiş kurulunun başına getirilmesi iddiaları bu cinayetin faillerinin ödüllendirilmesinden başka bir şey değildir.

‘Hukuk işlemeli bu ülkede, işletmeliyiz. Yoksa adalet çürür’ diyor İdil’nin ailesi ve sevenleri... Kent hakkının gaspının yaşamları söndürdüğü bu ülkede İdil ve nice canlar için adalet arayışımız ilk günkü kararlılıkla ve her gün katlanan öfkemizle devam edecek. HDK Kadın ve Gençlik Meclisleri olarak; failler için yargılama izni verilinceye kadar, failler yargılanıp hukuk yerini buluncaya dek bu davanın takipçisi olacağız. Kent suçlarının yaşam hakkını gasp etmemesi için, yeni katliamların yaşanmaması için olayın sorumlularıyla mücadele etmeye devam edeceğiz.

Cinayetin 1. Yılında, 13 mayıs günü Saat 13.30’da İdil’in ailesi ve sevenleriyle birlikte cinayetin işlendiği yerde Yoğurtçu Parkında adalet çığlığımızı yükselteceğiz..

  HDK Kadın ve Gençlik Meclisleri