ENGELSİZ BİR DÜNYA İÇİN...

10.05.2018

Engelliler haftası nedeniyle ,bu hafta engellileri sorun yumaklarıyla beraber tekrar hatırlayacağız.

Hepimizin bildiği bazı gerçekleri tekrarlamakta fayda vardır.

Toplumsal yaşam içindeki dezavantajlı, savunmasız grupların, ezilenlerin  ortak paydası olan yoksulluğu en yoğun yaşayanlar, bedensel engelliler, görme engelliler,işitme engelliler ve zihinsel engellilerdir.

Son yüzyıla kadar tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de engelliler, yardıma muhtaç, çalışamaz kişiler olarak görüldüklerinden, yardımlarla yaşamlarını sürdürmüşler ve üretimden uzak tutulmuşlardır .

Artık bugün,  engellilere yardım yerine,  haklarını bilme, haklarını arama ve haklarını alma süreci başlamıştır. Engelli hakları mücadelesi de, bir insan hakları mücadelesidir. Çünkü, hiçbir ayrımcılığa uğramadan tam bir fırsat eşitliği verildiğinde hayatın tüm alanlarında , eğitimde , iş hayatında, sosyal yaşamda, sanatta,  engellilerin  akranlarından hiçbir farkları olmadığı ve hatta daha üretken oldukları  görülmüştür.

Tüm bu gerçekler ve kısmen olumlu yasal düzenlemelere  rağmen , toplumdaki önyargılar  ve engellilerle ilgili olumsuz düşünceler  aşılamamaktadır.  Bunun da nedeni ,  her yıl biraz daha geriye giden ülkemizdeki  eğitim sistemidir.

Çözüm, çağdaş eğitimin içerikten önce  ilk kriteri olan erişilebilirlik ve bütünleştirilmiş ortamlarda eğitimin toplumla paylaşarak hayata geçirilmesidir. Özetle, engelli öğrenci ailesiyle beraber yaşadığı  evinden çıktığında, akranıyla aynı ulaşım aracına binecek, aynı okulda ve aynı sınıfta akranıyla yan yana  oturarak  eğitim alacaktır.

Halbuki ülkemizde bugün, temel eğitime erişme oranı genel olarak % 90’nın  üstünde iken, engellilerin  % 65-70’i  ise temel eğitime hiç erişememektedir. % 10’u ayrıştırılmış eğitim olan körler okuluna, sağırlar okuluna, zihinsel engelliler okuluna, bedensel engelliler okuluna ve üstün zekalılar okuluna , ancak % 25’i de akranlarının gittiği okullara  gidebilmektedir.

Diğer önemli bir konu; ayrıştırılmış eğitim veren kurumların ( körler okulu, sağırlar okulu vd.) büyük kısmı yatılı olduğu halde, engelliler,  ailelerinden kopmadan gündüzlü olarak temel eğitime erişme mücadelesi vermektedirler . Yatılı eğitim alan engelli öğrenci sayısı ailelerinin de desteğiyle hızla azalmaktadır. Ancak  son yıllarda yatılı temel eğitim alan, ailelerinden koparılmış akranlarının  sayısı ülkemizde hızla artması, ironik bir durumdur.  Mevcut çelişki, ülkemizdeki çağdışı, gerici  politikalarla  eğitimin tarikatlara tesliminin sonuçlarından biridir.

Tüm olumsuzluklara rağmen, engelliler umutlarını hiç yitirmeden, haklı mücadeleleri için  haykırmaya devam ediyorlar ve edeceklerdir.

“Engelli hakları, insan hakları…

Engelli otobüsüne hayır, BİRLİKTE ULAŞIM …

Körler okuluna, sağırlar okuluna, üstün zekalılar okuluna, zihinsel engelliler ve ortopedik engelliler okullarına hayır, BİRLİKTE EĞİTİM …

Birlikte EĞİTİM , birlikte YAŞAM …

Özürlüye değil, özgürlüğe yol verelim…”

Engelliler yardım değil, eşit yurttaşlık istiyor ve HDK Engellilerin haklı mücadelesinin yanındadır.